Geçtiğimiz Cumartesi günü yorgun bedenim uykuya teslim olup da ben bir kare bile fotoğraf çekme fırsatı bulamayınca Pazar günü kendimce erken bulduğum bir saate alarmımı kurdum :) Tamam, alarm çaldıktan sonra bir saat ileriye tekrar ötelemiş olabilirim ama bu fotoğraf çekmeme engel değildi :) Zira, Pazar olduğunun bilincine varıp tekrar uyuma isteğimi göz önünde bulundurarak ayarlamıştım alarmımı :)) Böyle kendimle müthiş bir işbirliği içindeyimdir :))) Pazar gününe alarm kurup uyanmanın amacı uyuyan kocama kahvaltı hazırlamaktı demeyi çok isterdim ama avcunu yaladı :)) Hedef; aramıza bir ay önce katılan, beyaz renkli minik Ikea masamın üzerinde çakma yılbaşı masası kurmak ve onun fotoğraflarını çekmekti :) Çakma diyorum; çünkü ortada yemek filan yok :)) Sadece tabaklar, çatallar filan :D Beni öyle abuk bir halde bir halde fotoğraf çekerken gören eşimin yorumu “Sen delisin” iken siz şimdi beni okumaya devam etmek için anlamlı bir sebep bulmaya çalışıyorsunuzdur eminim orda :))) Neyse, Ikea masası diyordum…
Yeni Yıl Şapkalı Sandalyeler
Bu fikri tuttum. Eğer yılbaşı akşamı misafir ağırlamak gibi bir planım olsaydı, mutlaka yapardım :) Bu sene değil belki ama gelecek yıllarda deneyebilirim *.* Yalnız hala vakit varken farklı yeni yıl masası arayışlarında olanlara fikir olsun istedim… Yapılışı da burada – severek takip ettiğim Make It&Love It sitesinde… Yapan olursa haber versin, görmek isterim ;)
Yeni Yıl Geliyoooorr :)
Bu ara çarpı işinden gözüktüler bana… Duruldum ama, nerdeyse iki hafta önce yaptıklarım bunlar :) Blog güncellemelerim biraz geride kaldı; çektiğim fotoğrafların çokluğu arasında sıkışıp kaldılar diyeyim :) Zaten çektiklerimin yüzde birini bile düzenleyip buraya aktaramıyorumdur da neyse… Eh, çarpı işine sarınca böyle, yeni yıl süslemelerim de haliyle onlardan çıktı :) Çıktı da… Ne bunlar acaba diye bakıyorsanız vereyim cevabını hemencik :) Bu gördükleriniz “Kapı kolu yastıkları” oluyor *-* Uppss, o da mı ne? Uydurdum, oldu işte :) Her çarpıladığımı çerçevenin içine koyamayacağımdan bir kısmını böyle minik minik yastıklar halinde kapı kollarına assak pekâla olur diye düşündüm :) İçlerine de elyaf doldurdum. Ohhh, pofuduk pofuduk :)) Hatta ve hatta harfleri yazdıktan sonra, çarpı işi ile değişik notlar yazıp kapı kollarına asabileceğim fikrine de çok sıcak baktım; mesela “Rahatsız Etmeyin”, “Kitap Okuyorum”, “Bebek Uyuyor”, “Sessiz Olun”, “Sigara İçmeyin” gibi gibi :) Şimdi tek ihtiyacım olan şey daha çok zaman – zira…
30 Yaştan Bildiriyorum :)
Geçtiğimiz haftasonu dolu dolu geçip de dinlenmeme pek fırsat kalmayınca haftaya yorgun başladım. Her ne kadar Pazartesi eşittir sendrom, iş yoğunluğu, kafa kaşıyamama durumları demek olsa da en azından bu seferlik kendimi motive edebileceğim güçlü bir sebebim vardı :) Doğum günümdü; artık yirmili yaşlarla tamamen bağımı kopardığım gündü – aynadaki cüssem pek çaktırmasa da 30’ un içine iyice girmiş, istese de yirmili rakamları tekrar telaffuz edemeyecek biri oluverip çıkmıştım işte :)) Aman, olayı dramatize ediyor gibi mi oldum ne… Üzüldüğüm filan yok, yanlış anlaşılmasın. Sadece bundan 10 sene kadar önce 30 yaşında olmanın çok büyük birşey olduğunu düşünürdüm, geldim, baktım, öyle de değilmiş. Kandırdınız beni :)) Yine ben aynı benim işte; aynı çatlak fikirler aklımdan geçiyor, hala zıplayasım, koşup atlayasım var :) Önemli olan insanın hissettiği yaş derler ya, hakikaten öyleymiş, yıllar geçtikçe bunu daha net anlıyorum. Ben henüz 20’ lerde hissediyorum zaten kendimi; gerisi de boş sanırım… Tipimi fotoğraflarda…
Let It Snow – Çarpı işi
Hâlâ Geyik Yapıyorum : )
Çarpı işi geyikleri öyle sevdim ki; durmadan geyik işleyesim var *-* Bu sevimli geyiğin şablonunu da çarpı işinin kraliçesi sevgili Ahu’ dan aldım; onu tanımıyorsanız Lavanta Bahçesi’ ne mutlaka uğramanızı tavsiye ederim. Öyle zevkli ve insanın içini açan seçimleri var; ki belki de sadece bu yüzden el oyalayıcı olmasına rağmen çarpı işine çabuk ısındım :) Ahu işlediği bu geyikleri mum bantlarında kullanmış vakt-i zamanında, çok da güzel olmuş… Ben de Ikea çerçevemin içine koyup yeni yıl süslemelerine uydurdum gitti :) Ayrıca, fazlaca büyük bir şablon olmadığından da elimde uzamadan çabucak bitmesi benden tam puan aldı, geyiğimin sevimliliği ile yüzümü gülümsetmesi de cabası *-*
Geldi Kış Ayları…
Artık Aralık ayı gelmeden içim kıpır kıpır yeni yıl süslemelerine gidiyor elim. Bunda yabancı blogların etkisi de yadsınamaz tabii… Onların o ışıl ışıl fotoğraflarını, süslemelerini gördükçe kendi çapımda birşeyler yapmak için harekete geçerken buluyorum ben de kendimi. Zaten özellikle geçen yıldan beni tanıyanlar son güne kadar her bulduğum zamanı yeni yıl temalı çalışmalara ayırdığımı çok iyi bilir :) Yalnız yap, yap, nereye kadar… Her geçen yıl elimde artan yeni yıl süslemeleri ile ben birkaç seneye kalmaz evde geniş çaplı parti organizasyonları yaparım gibime geliyor – özellikle kırmızı – beyaz uyumu içerisinde :) Bu sene Ikea’ nın şu anten görünümlü ayaklı aparatına sardım… Hem fiyatı ucuz, hem de görünümü o kadar hoşuma gitti; ki önce bir tane, daha sonra dayanamayıp iki tane daha aldım :) Fotoğraflarını çektiğimde neyden bahsettiğimi anlayanlar olacaktır; hatta ben fotoğrafını çekene kadar siz buradan bir bakın :) Eminim Ikea’ da gezinirken rastlayıp da dayanamayıp benim gibi alanlar…
Yeni Bir Yıl
Günler öncesinden yeni yıl heyecanı ile dolup taşarken, şimdi o ışıltılı çam ağacının, yeni yıl süslerinin kaldırılacak olması hüzünlendiriyor beni… O yüzden, sanırım bir süre daha “Hoşgeldin Yeni Yıl” konseptinden kurtulamayacak bu ev :)) Hem daha bugün 2012′ nin ilk günü, değil mi? *-* Kaç yıl üst üste hep akrabalarla, arkadaşlarla beraber olduğumuz senenin son gününü bu kez eşimle baş başa geçirdik… “Kimse çağırmadı bizi” dermişim :p :)) Dışarıda yemek yedikten sonra eve geçerken atıştırmalık birşeyler aldık ve yılbaşı gecesinde ne yerseniz, sıfır kalori olduğunu öğrenince :)) tüm zararlı yiyeceklere izin vererek; kâh televizyon, kâh bilgisayar karşısında, tabii ki yılbaşı ışıkları eşliğinde karşıladık yeni yılı *-* Hatta sene boyunca ışığım hiç sönmesin diye başıma şu ışık saçan fiyonklu tacımı taktım tam da yeni yıla girdiğimiz esnada – neye inanırsan o olur, değil mi? ;) Ev hâli ile “Merhaba” dediğimiz bu senenin güzellikler getirmesi dileği ile ilk günü bitirdik bile… Şimdi,…