Biri bu kumaşı özel olarak yastık dikeyim diye poşetin içine atmış; uzuuun ince bir kumaş. Durduğu yerde “Beni yastık dik” diye bas bas bağırdığından ona başka birşey yakıştıramadım ve daha önce diktiğim renkli kelebekli yastıkta kullandığım şablondan faydalanarak bu kez sadece tek bir renk üzerinden gidip beyaz kelebekler kestim ve diktim. Kırmızı – beyaz işbirliğinde uzunca bir yastık oldu kendisi. Şu kapı altlarına konulan soğuk önleyicileri andırdı bir yandan da bittikten sonraki görüntüsü ama bu kelebekleri ben yere koymaya kıyamam, arkadaşlarının yanında takılsın şimdilik :) Ve böylelikle dikiş makinemi aldığımda annemin yardımı ile ilk dikiş denemem olan kahverengi yastıklarıma bir bir veda etmeye başladım… Hani hâlâ yastıklardan elyaf aşırdığımı düşünmeyin :)) Sadece yastıkları yeniliyorum *-*
Şubat’ ın Karı Yağarken…
Sanırım 30 yıllık ömrü hayatımda gördüğüm, belki de görebileceğim en yoğun karlı günler bunlar :) Tadını çıkarabilmek pek mümkün olmasa da işten erken çıkmanın hatrına bir süre daha bu soğuk, sulu ve çamurlu günlere katlanabilirim sanırım :)) Öyle bir şey ki; Cuma günü hava koşulları sebebi ile 16.00 gibi mesaimiz bitmişti; Pazartesi yine 16.00, Salı 15.30, Çarşamba yani bugün de 14.30 ile mesaiyi sonlandırarak kar tatili rekoru kırdık :)) Hani memnunum bu durumdan memnun olmasına; ama alışacağım ve saat 18.00′ de işten çıktığımda bunalıma gireceğim diye çok korkuyorum :D Şunu da çok net anladım ki; işten birkaç saat erken çıkabilmek harika birşey :) Göze az gibi gözükse de haftaiçi gün ışığında evin duvarlarının nasıl gözüktüğünü bilmek, sonra evde yemek yapıp, kendine ayırabileceğin ekstra zaman dilimlerinin varlığından haberdar olmak ilaç gibi geliyor bünyeye :) Bir de şu bloglardaki “Google Friend Connect” eklentisinin önümüzdeki ay itibari ile kapatılacağını okumasaydım bugün, keyfime diyecek…
Kuşlu Yastık
Keçe kırpıntılarını değerlendirmeye çalıştığımdan bahsetmiştim. Sonunda çalışmamı tamamladım ve zaferime ulaşmış olmanın haklı gururu ile tuttum kolundan, getirdim buralara :) İki hafta önce Cumartesi akşamıydı; baykuşlu yastığıma arkadaş olsun diye yeni bir hayvan figürü arıyordum kendime. Önce büyükçe bir balık dikmeyi planlasam da ne olduysa kendimi kuş figürleri arasında buldum ve küçükçe kuşlar kesmeye başladım :) Düşüncelerime ne kadar tezat bir davranış sergilemişim, değil mi? Huyumdur *-* Önceleri bir-iki-üç diyerekten rengârenk kuşları kesmek çok zevkli olsa da ilerleyen süreç içerisinde o kuşların kanatları, gagaları filan derken iyice bit gibi nesnelerle uğraşmaya başlamak… Ve birer birer boncuklardan gözlerini dikmek… Derken bana gelenler geldi ve bir sonraki haftasonu kendileri ile uğraşacağıma dair kuşlarıma söz vererek onları bir hafta boyunca gözsüz olarak beklemeye aldım :)) Bu özellikle son zamanlarda edindiğim bir alışkanlık mı, yoksa gerçekten zaman kıtlığı mı bilmiyorum; ama haftaiçi hobinin “H” harfi ile uğraşamam ben. Ne yaparsam haftasonu… İş çıkışı üzerimde…
Benim de Artık Bir Baykuşum Vaarr! :)
Bim-bam-bomm! Çatlasın düşmanlarr! Benim de artık bir baykuşum var :)) Puanlı kanatları, inciden gözleri var. Kumaşı Ikea’ dan, içindeki elyaf da evdeki son cömert yastıktan :)) Aslında ayakları da olacaktı kırmızı kırmızı; dalgınlığıma gelip de onları içeri dikmeseydim :))) Ama böyle de sevimli olmamış mı, olmamış mııı? *-*
Kutu Kutu Pense, Demet Yastık Dikse…
Şu son bir hafta içerisinde hobi odamı o kadar dağıttım, o kadar kirlettim ki; nasıl toplayacağımı bilmiyorum :) Üstüne dağıttıkça dağıtasım geliyor; fenalardayım yani anlayacağınız :)) Ama ne yapalım; en yaratıcı fikirler de en dağınık ortamlarda çıkıyor, değil mi? Gerçi ben çalışırken hobi odamın içinde kalsam, o kapının eşiğinden pek dışarı çıkmasam daha iyi olacak ya, neyse :) Oda küçük olduğundan ütü masasını orada açmam imkansız. Zaten 2+1 evimizin en geniş odası salonumuz. Ütü ile işim olacaksa oraya taşınıyorum ufaktan ufaktan; sonra bir bakmışım, oracıkta farklı şeyler peşindeyim. Kalkmam da yerimden rahatımı bulduysam; sanki büyüsü bozulacak gibi *-* Sonradan temizlemesi, toplaması olmasa pek mutlu mesut takılacağım salonda aslında… Korkuyorum; bir gün orası da hobi odasına dönecek ve bu iş içinden çıkılmaz bir hâl alacak diye :) Bazen diyorum ki; bu hobi işlerine hiç bulaşmamış olsaydım çok daha derli toplu bir evim olurdu *-* Yine kendi içinde bir düzenim var elbet…
Yeni Yastık – Son Yastık :)
Kelebekli yastıkla bu serüvene nokta koyduğumu düşünüyordunuz, değil mi? Ne yalan söyleyeyim, ben de öyle düşünüyordum ama dikmem gereken bir yastık daha varmış; English Home mağazasını gezerken anladım :) Şu yuvarlak dantelimsi örtüler var ya; ne için kullanılıyor, ne amaçla satılıyor, bilmiyorum… Sehpa üzerine mi düşünülmüş, bardak altlığı olarak mı kullanılıyor; yorum yapamam… Söyleyebileceğim tek şey; ben onları yeni diktiğim yastığın üzerine uygun gördüm, hepsi bu kadar :)
Yastığıma Kelebek Kondu :)
Aslında kelebekler kondu demeliydim… Dur bakayım; 1,2,3,… toplam 16 adet kelebek konmuş yastığıma… Parşömen kağıdına çizilen bir kelebek şablonu ve ardından eldeki tüm keçe kırpıntılarının kelebeğe dönüşüm aşamaları :) Her biri özenle kumaşın üzerine iğnelenir (haftasonu – önizlemede paylaşmıştım) ve kendi renklerine uygun dikiş ipleri ile makinede göbeklerinden çizilir. Kâh bir yere konmuş, kâh kanatlanmış uçacak gibi duran renkli kelebekler ayrı ayrı sevilir ve yine kumaş krizi yaşandığı an yastığın arka rengi pembe olarak değiştirilir… Kelebekli yastığım da artan kumaşlardan değerlendirilen son yastık olmanın haklı gururu ile yastık serüvenine son vermem gerektiğini bana ayrıca hatırlatır :) Not: İlham kaynağı bu sitedir. Dikmek isteyenler kelebek şablonuna da site üzerinden ulaşabilirler.
Çiçek Yastık
Artık dikerken düz yolda ilerleyebiliyorum, biraz da döne döne dikeyim bakalım dedim :) Önce tencere kapağından iki adet daire kestim. Sonra annemin kışlık bir kıyafetinden fazlalık olarak kalan kumaştan çıkardığım şeritleri makinede büzerek fırfır haline getirdim ve yastığın ön yüzü üzerinde döndürerek diktim (dıştan içe doğru). Kumaşım yine (!) fazla olmadığı için denk getirmek zorladı biraz. Aslında çok daha fırfırella birşey olmasını isterdim :) Yine de kaymaya çok müsait olan kadifemsi bir kumaşın üzerine çiçek formu verebildiğimi düşünüyorum :)