fotoğraf

8 Yazılar Ana sayfaya dön

Fotoğraflarla Geçtiğimiz Pazar

2 haftada 3 kilo vermiş eşim – sakın inanmayın; Dumanı üzerinde közde mısırlar – ımmmm, nefiss; Anadolu Yakası’ na minik bir deniz yolculuğu – rüzgarlı ve sallantılı; Denizde renkli balonlar – neşeli; Üsküdar’ da gün batımı – yanında içilemeyen çay; Kız Kulesi – tüm görkemiyle; Kız Kulesi ve sevgilinin eli – favorim; Sevgili – beni düşünüyor; Fiyonklu tacıma biraz ürkek bakışlar; Fiyonklu tacımla beni görmeyenler; buraya ;)

İzmir Seyahatim

Derken kaç gündür yayınlanması planlanan yazımı bir türlü toparlayamamışım. Neredeyse tekrar İzmir’ e gideceğim :)) Ikea kumaşlarımın hasreti ile blogumu güncellemeye fırsatım kalmadı; ki daha dönemediğim birsürü yorumunuz var. Ne diyordum… Geçtiğimiz Cuma günü işten çıktıktan sonra kendimi apar topar Kamil Koç’ un otobüslerinden birinde buldum. Rahat Hat olmasını özellikle tekli koltukta yolculuk yapmak için istiyorum; o nedenle bir sonraki otobüste yer bulamayınca erkenden yollara döküldüm. Hal böyle olunca tabii; işten çık, koşa koşa eve git, bir önceki günden hazırlanmış valizini kap ve otobüs terminaline yollan şeklinde bir maraton yaşadım. Eşim işyerinden izin alamadığı için beni sadece yolcu etmekle yetindi. Her ne kadar gönlüm onu yalnız bırakmaya elvermese de karışık duygular içerisinde İstanbul’ a kısa süreliğine veda edip bir yanımda Canon fotoğraf makinası, bir yanımda boyun yastığı, ayaklarım elbette ayakkabısından çıkarılmış şekilde sallanarak, yaklaşık 9 saat kah uyumaya çalışıp kah karşımdaki minik TV ekranını (örnek yukarıdaki görsel) kurcalayarak vakit geçirdim.…

Nazlı Kız :)

Ben İzmir’ e adımımı atar atmaz, önce ürkek bakışlarla beni süzen, fotoğraf makinemi gördüğünde ise bol bol poz vermekten çekinmeyen bir şirine buldum :) Adı Nazlı; dayımın kızı olur. Tatilimin büyük kısmı onunla oynayarak geçti desem :)) Hatta İzmir’ den gelince eşime ondan o kadar çok bahsetmişim ki; İzmir’ i gezdiğimden şüphelendi :) O zaman bu küçük hanımla geçirdiğim zamanın şanına yaraşır bir sayfa açalım Nazlı Kız’ ımıza :) Gelin, size Nazlı’ nın fotoğraflarını göstereyim ;) Aslında fotoğraflar bu kadar değil elbette :) Bu sevimli kızın o kadar çok fotoğrafını çekmişim ki; makineme doydum nerdeyse :)) Böylelikle, Deren Bebek’ ten sonra Nazlı ikinci bebek yıldızım oldu benim :) Not: İzmir’ de çektiğim fotoğraflar devam edecek; korkmayın, sadece Nazlı Kız’ ı çekmedim canım :))

Haftasonundan…

Havaların güzelleşmesini fırsat bilip mini bir piknik düzenledik geçtiğimiz haftasonu; ancak İstanbul halkının hepsi mi bu fırsatı bekliyordu bilinmez, neredeyse bir saatimiz orman alanında boş masa aramakla geçti… Sonunda pes edip yere oturan bizimkilere ise ottan, böcekten huylanan biri olarak ne yazık ki eşlik edemedim. Zaten çantamın üzerinde gezinen bir böcek saatlerce kaşınmama yetti de arttı bile :)) Olsun, benim böyle durumlar için bir B planım her zaman vardır :) Başıma geleceği bildiğim için, hehe :D Tahmin ettiğiniz üzere imdadıma Canon’ um yetişti. Yalnız ağaçların arasında objektifinize sürekli yeşilliklerin takılması bir noktadan sonra sıkıcı olabiliyor; sanki aynı karenin üzerinden ezber yapar gibi :)) O yüzden biraz harekete ihtiyacınız olması an meselesi :) Onu da çözdüm, çok şükür *-* Nasıl mı? İşte böyle;

Elinizde Bir “Canon” Varsa…

Yanına yaklaşmaya korktuğunuz kedilere objektifinizi yönlendirebilir, Sokaktaki renkli, ışıldaklı şeylere iştah kabartabilir, Çiçeklere karşı içinizden taşan sevgi seline kendinizi kaptırabilir, Hayatınızda hiç ot görmemiş gibi davranabilir, Görselini nerede kullanacağınızı dahi bilmeden gördüğünüz bir tabelayı baş tacı yapabilir, Hiçbirşey bulamasanız Taksim’ in göbeğinde eşinizi nişan alıp sonra “Bunun adı portre fotoğrafı” diye kafa ütüleyebilirsiniz :))

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Gezinme