Dünkü şükür temalı fotoğraf çalışmamdan sonra; Bir ben; Bir sen;
Haftasonundan…
Havaların güzelleşmesini fırsat bilip mini bir piknik düzenledik geçtiğimiz haftasonu; ancak İstanbul halkının hepsi mi bu fırsatı bekliyordu bilinmez, neredeyse bir saatimiz orman alanında boş masa aramakla geçti… Sonunda pes edip yere oturan bizimkilere ise ottan, böcekten huylanan biri olarak ne yazık ki eşlik edemedim. Zaten çantamın üzerinde gezinen bir böcek saatlerce kaşınmama yetti de arttı bile :)) Olsun, benim böyle durumlar için bir B planım her zaman vardır :) Başıma geleceği bildiğim için, hehe :D Tahmin ettiğiniz üzere imdadıma Canon’ um yetişti. Yalnız ağaçların arasında objektifinize sürekli yeşilliklerin takılması bir noktadan sonra sıkıcı olabiliyor; sanki aynı karenin üzerinden ezber yapar gibi :)) O yüzden biraz harekete ihtiyacınız olması an meselesi :) Onu da çözdüm, çok şükür *-* Nasıl mı? İşte böyle;
Küçük Şeyler
Elinizde Bir “Canon” Varsa…
Yanına yaklaşmaya korktuğunuz kedilere objektifinizi yönlendirebilir, Sokaktaki renkli, ışıldaklı şeylere iştah kabartabilir, Çiçeklere karşı içinizden taşan sevgi seline kendinizi kaptırabilir, Hayatınızda hiç ot görmemiş gibi davranabilir, Görselini nerede kullanacağınızı dahi bilmeden gördüğünüz bir tabelayı baş tacı yapabilir, Hiçbirşey bulamasanız Taksim’ in göbeğinde eşinizi nişan alıp sonra “Bunun adı portre fotoğrafı” diye kafa ütüleyebilirsiniz :))
Bir “Demet” Fotoğraf :)
Fotoğraf çekmeyi sevdiğim kadar Photoshop programı ile fotoğraflar üzerinde oynamaktan büyük keyif alıyorum. Hatta o kadar ki; bazen vaktin nasıl geçtiğini bile anlamıyorum :) Eşim bilgisayar karşısında beni kaybettiğinden şikayet ederse, ben mutlaka oralarda bir yerde kendimden geçmişimdir :) Elimde değil ama; ucundan biraz yaratıcılık girsin işin içine, kolay kolay bırakmam ben peşini, sonra uyku-muyku hak getire… Bu eğlenceli fotoğraflar da arka arkaya çekimin nimetlerinden :) Aklınızda olsun; fotoğraf makinenizle “sürekli çekim” yapmak sürpriz karelere imza atar; özellikle bebek, çocuk fotoğrafları çekiyorsanız… Deneyin, farkı göreceksiniz ;)
Fotoğraf Çekmek
Fotoğraf çekmek benim için çoook uzun zamandır bir tutku; hatta kendimi bildim bileli diyebilirim :) Şimdilerde ise elimdeki yarı profesyonel makine ile bu aşkım iyice alevlendi :)) Hatta öyle ki bazen işyerindeyken onu özlüyorum, haha :D Yolda yürürken filan bazen kendimi vizörden bakıyor gibi hissediyorum desem :))) İlk başlarda elim makineyi yadırgasa da, ben ona sanki yeni doğmuş bebek taşıyormuşum muamelesi yapsam da çok geçmeden alıştık birbirimize *-* Sony dijital fotoğraf makinemi kullanır mıyım diye düşünürken pabucunu çoktan attım dama… Şimdilerde anlıyorum ki; meğer ben fotoğraf çekmiyormuşum arkadaşlar :)) Vizörden bakmak gerçekten çok farklı ve o makineyi elinizde kavradığınızda bambaşka bir dünyaya yelken açıyorsunuz sanki… Sanki’ si fazla; öyle aslında… Bakın, bunu daha bir aylık çömez söylüyor, ehehe :D Yıllardır profesyonel makine ile fotoğraf çeken arkadaşlarım kimbilir neler hissediyorlardır… Şimdi diyorum ki keşke daha önce parama kıyıp alsaymışım bu makineyi; ne çok şey kaçırmışım… Hala bir çok özelliğini bilmemekle beraber…