Hatırlar mısınız; geçenlerde bir yazı yazmıştım, “Renginizi Nasıl Alırdınız?” diye… Okumayan kaldı mı bilmiyorum ama cevap vermeyen kaldı eminim :) “Eee, ne yapalım şimdi cevap vermediysek, büyük ikramiye mi kaçırdık?” diye içinden geçirenler varsa ayağını kaldırsınlar; çünkü o SÜRPRİZLİ bir yazı idi ;) Yazının içine hediye saklanmış kimselere çaktırmadan :) Şu an eminim o yazıya yorum bırakanlar bu yazının devamını büyük bir iştahla okurken, yorum bırak(a)mayanlar hayal kırıklığı içerisinde satır aralarından ne çıkacağını anlamaya çalışıyorlar. Aslında tüm suçlu; benim “koca koca” :) Onu suçlayacağımı baştan söylemiştim kendisine zaten *-* Çünkü, o yazımın sonundaki kırmızıya boyanmış vurgulayıcı cümleyi bana sildirdi. “Dikkat, bu yazının içinden sürpriz çıkabilir” demiştim, dedirtmedi bana. Yoksa vallahi sürpriz olduğunu bangır bangır duyuracaktım davul zurna eşliğinde. Zaten kolay kolay sürpriz yapamam ben; eşime aldığım tüm hediyeleri doğum gününden önce vermişimdir meselâ :)) Hatta, Twitter’ dan da dayanamayıp üstü kapalı bir şekilde bik-bik’ lemiştim :) Siz de renginizi nasıl…
Yengesinden Geline Bir Adet Romantik Takı Askısı :)
Bir tane yapıp da durduğum görülmüş mü hiç? Değişik versiyonlarını yapmazsam çatlarım ben, değil mi? :) Birsürü yapıp renk renk asmak vardı duvarlara ama benim “koca koca” pek yanaşmıyor duvarlara çivi çakmaya; kiracıyız ne de olsa… Duvar yapıştırıcıları ile kendimi avutmaya çalışsam da diğer yanım asamadığım çerçeveler için yanmıyor değil hani… Olsun, bunların hiçbiri yeni bir çerçeve boyama ve onu farklı bir amaçla görevlendirme projemi hayata geçirmeme engel değil. Hazır ben boya kokusu ile kafayı bulmuşken zaten bundan daha iyi bir zamanlama olamazdı. Yalnız siz sanmayın ki ben sadece beyaz boya ile haşır neşir oldum tüm haftasonu. Kahverengi ve kırmızı boyaların da hakkını yememem lâzım. Hele o kendini kırmızı sandıran turuncu renk yok mu; tüm hayallerimi suya düşürdü :))) Ne varsa beyaz renkte varmış; yalnız onu bir kez daha anladım *-* İkinci çerçeve süsleme projesinde olaya biraz daha hakim olarak, delikleri daha fazla olan dantelimsi fistolara ağırlık verdim; ki benim…
Ve Parti İçin Hazırım :)
Yılbaşından kalma parti gözlükleri vardı elimde; hani şu kağıt olanlardan. Her zamanki gibi onları da atmamış, saklamışım :) Ne zamandır aklımdaydı bu gözlüklerden yapmak… Haftasonu elime silikon tabancasını alınca neyi neye yapıştıracağımı şaşırdım resmen :) Bahane ile buna da el atmış oldum *-* Hazır gözlük şablonu üzerine biraz renkli tüy, inci, taş derken geçen yılki doğum günümün balonlarından sakladığım çubuklardan da birine payetli kumaşı sarınca oldu mu size tam teşekküllü parti gözlüğü :) Eh, sonucu görünce kendimi az sonra partiye gidecek gibi hissetmem de kaçınılmaz oldu tabii :))
Romantik Takı Askısı
Cuma akşamı işten çıkmama doğru aklıma düştü beyaz sprey boya. Hâlbuki çook uzun zamandır aklımdaydı; ben yabancı bloglarda yeni birşeyler gördükçe hatırlıyor, sonra unutuyordum :) Not defterine yazmam bile yeterli gelmiyor bazı şeyler için; gönlüme de yazmam lâzım *-* O kadar çok yapılacak şey çıkarıyorum ki; hangi birine öncelik vereceğimi şaşırıyorum bazen. Zaman zaman da fikirlerimin hepsi beni terk ediyor; memnuniyetsiz haller içerisinde buluyorum kendimi… Neyse ki bu günler, o günler değil ;) En son sevgili Ahu’ nun blogunda yayınladığı not panosu konulu yazıda geçen “sprey boya” kelimeleri bana hatırlattı kendisini ve “Tamam” dedim, “Bu kez unutmak yok, atlamak yok”. Görevime de çok sadığımdır; hemen internette sprey boyaları aramaya koyuldum ve Koçtaş’ tan almaya karar verdikten sonra mağazayı telefonla arayıp stokta bulunup bulunmadığını bile kontrol ettim :) Eşimin “Altı üstü boya” diyerek attığım plânlı-programlı adımlarla dalga geçmesi dahi yıldırmadı beni; ben evde kendimi sprey boya ile harikalar yaratırken hayal etmeye…
Dudaklı, Puanlı, Pembeli
Dikiş makinemin tıkır tıkır çalışma moduna geçmesi ile beraber, açılışı Kadıköy Pazarı’ ndan aldığım dudaklı ve puanlı kumaşlarla yaptım. Gözümden uyku akmasa daha çoook versiyonunu yapardım, hatta oturur, yine yaparım da yastık mevzusuna çevirmek istemiyorum işi :) Bellllki, birkaç tane daha eklenebilir aralarına ama *-* Adına ne dersiniz bilmem; kılıf mı, cüzdan mı, kese mi, her neyse :) Çeşitli amaçlar için kullanılabilir. Bir nev’ i çanta içi dağınıklık toparlayıcı gibi birşey… İlk diktiğim, düğmeli olan. İçine kulaklık, şarj aleti gibi çantamda taşıdığım elektronik tarzı şeyleri koydum. Çantamda tablet taşımaya başladığım günden beri ihtiyaç konusu oldu da :) Sonra hızımı alamadım; bir de uzun olanını diktim. Aslında kumaşı keserken ne yapacağımı planlamamıştım; doğaçlama ortaya çıkan bir çalışma oldu kendisi. İç astarına puanlı kumaşım kol kanat gerdi bu kez *-* Ağız kısmını cırt ile kapatıp kendisini gündelik makyaj malzemelerimi taşımakla görevlendirdim :) İşini iyi yapıyor :)) Zaten üzerindeki pembe dudaklarla konsepte uygun…
Kelebekli Abajur
Hep bir kelebekli abajurum olsun isterdim. Sonunda oldu :) Cumartesi gecesi televizyon karşısında otururken, kahverengi süet kumaştan amaçsızca kestiğim kelebekler uçtu, uçtuuu ve abajurlarımdan birinin üzerine kondu :) Salonumun duvarındaki kelebeklerle büyük bir uyum oluşturan abajurumun yeni görünümünü pek bir sevdim ben :) Sadece abajurun ışığı ile uçuşan kelebekleri seyretmek de pek keyifliymiş ayrıca :)
Yeni Yastık – Son Yastık :)
Kelebekli yastıkla bu serüvene nokta koyduğumu düşünüyordunuz, değil mi? Ne yalan söyleyeyim, ben de öyle düşünüyordum ama dikmem gereken bir yastık daha varmış; English Home mağazasını gezerken anladım :) Şu yuvarlak dantelimsi örtüler var ya; ne için kullanılıyor, ne amaçla satılıyor, bilmiyorum… Sehpa üzerine mi düşünülmüş, bardak altlığı olarak mı kullanılıyor; yorum yapamam… Söyleyebileceğim tek şey; ben onları yeni diktiğim yastığın üzerine uygun gördüm, hepsi bu kadar :)
Romantik Yaka Yaptım
Romantik denildiğinde aklıma ilk gelenlerden biri, “Forever New” mağazası oluyor :) Ben, genelde Metrocity AVM içerisinde girişte olanına uğruyorum; hatta çok sık kurcalarım oradaki mağazayı, uçuş uçuş tüllerden süslemeler, kullandıkları yumuşak renkler beni kendilerine çağırıyor adeta… Bir de fiyatları azıcık ucuz olsa :) Pek bir şey aldığımdan değil de fikirsel olarak beni beslediği için seviyorum demeliyim sanırım… Galiba oradan bir tane cüzdan, bir tane de fiyonklu yüzük aldım bu zamana kadar :) Bahsettiğim romantik yaka çalışması da oradan esinlenmem sonucu ortaya çıktı… Bu çiçeklerin benzerini mağazada ilk gördüğümde çanta ve ayakkabı süslemişlerdi, başka versiyonları da var mıydı; bilmiyorum. Onları gördüğümde böyle gipürden küçük küçük çiçekler nereden bulabilirim diye düşünmeye başladığım an, fisto olarak bir benzerinin burnumun dibindeki tuhafiyede satıldığını anlamam aynı ana denk gelir :) 1 ya da 1,5 metre kadar bu çiçek gipürlü fistodan aldım ve teker teker kestim her birini. Sabrım elverdiğince üzerlerine minik incilerden dikip romantik çiçek…