Hıhhh, bir bu eksikti, değil mi? :)) Koyu bir merak içerisinde değilim şahsen… O kadar sabırlı olduğumu düşünmüyorum, belki de sabırsızlıktan çok vakit yetmezliği demeliyim :) Tuhafiyenin birinde bu kiti görünce alayım dedim, bir tane de benim duvarımda olsun :) Yaptım mı? Yoook, daha değil *-* Ama, benim çeyiz bohçalarının içinde çocukluğumda işlediğim şu kanaviçe panoyu bulunca “Vayy bee!” demeden edemedim :)) Nasıl yaptım, bilmem :) Bir yaz tatiliydi yanlış anımsamıyorsam. Belki de üç ayda bitirmişimdir :)) Sanırım çeyizim için benim yaptığım tek şey bu, sonra evlenmekten vazgeçmiş olmalıyım ki o zamanki aklımla, başka birşey yapmamışım :))) Annem de gelir, gider, söyler zaten: “Demet, nasıl yaptın sen bunu?” Gerçekten nasıl yaptım ben bunu? :))
Fırfırlı Bebek Külotu
Hani bebek cicilerine sardığım dönemde bir tane de sevimli külot almıştım süslemek için; hatırladınız mı :) İşte onu getirdim şimdi buraya; Tontiş bacaklı bir bebişe ne de güzel yakışır, değil mi? Özellikle popo kısmını hayal bile edemiyorum; siz edebiliyor musunuz :) Not: Bunu diktikten sonra öğrendim ki; eğer makinenin mekik kısmına farklı renkte ip yerleştirseydim, mesela siyah; iç kısmı siyah olacak, böylelikle dikişim daha temiz gözükecekti. Böyle de fena değil, nasıl olsa içte kalacak ama bir dahakine öyle yaparım. Siz de yaparsanız, aklınızda olsun ;) Bir de sanki arka kısımda bir yerde dikişi azıcık bozmuşum, alttaki penye tarzı bir kumaş olunca çok çekiştirmişim dikerken -uyurken dikersen :)) Siz yapmayın emi :)))
Kot Pantolon Paçasından Bilekliğe Dönüşüm
Yine geçtiğimiz haftasonu üzerinde çalıştığım eski giysilerimden biri; Bu seferki dönüşüm projesinin başrol oyuncusu; uzun gelen beyaz kot pantolonum (şu sıcak yaz günlerinde kurtarıcı bir renk olan beyaz hele hele pantolon giymek istediğimizde en çok rağbet gören seçenek olmalı) Vakti geldi de geçiyor diyerek makas hazır elimdeyken ucundan pantolonuma da dokundurdum *-* Başarısız olmadığımı görmek ayrı bir keyiflendirdi beni. Tam o esnada, paçalardan arta kalan kot parçaları aklıma cin bir fikir getirdi. Sanırım iki sene kadar önce buna benzer bir çalışmayı yabancı bir blogda görmüştüm, sitenin linkini anımsayamıyorum, not almamıştım. Blog yazarı gömleğin bilek kısımlarını düşürüp uçlarına dantel ekleyerek bileklik yapıyordu. Benimkiler de pantolon paçasından oldu :) Paça kısımları zaten düğmeli olduğundan ekmeğime bal sürdü. Bana düşen görev, bileklerime uygun olarak paçaların genişliğini ayarlamak ve birkaç rötuş yapmak oldu. Oldukça basit olmakla beraber paçalar da böylelikle değerlendirilmiş oldu ;) İşte sonuç; Daha önce paylaştığım elbiseden etek dönüşümü yazım için buraya,…
Elbiseden Eteğe Dönüşüm
Geçen yaz Beşiktaş Çarşısı’ nda uzun bir elbise beğenip almıştım. Fiyatı 10 TL idi. Kabine girip giy-çıkar yapabilmek için yeterli zamanım olmadığından aynanın önünde elbiseyi sağa sola çekiştirip “Aman zaten standart bedenmiş” diyerek poşete attığım giysilerden biri olur kendisi. Aynı zamanda eve gelip de denediğimde pek de umduğum sonucu bulamadığım, buna bir hal çare bulunur diyerek dolabımda özenle sakladığım bir parçadır; öyle ki bakın bir sene olmuş *-* Elbise, boyundan bağlamalı, göğüs altından bollaşan, uzun, hatta bana göre çok uzun bir model-di :) Yazları bu tarz kıyafetler işe giderken tercihim oluyor; çünkü elbise giyeceğim günler yataktan 5 ila 10 dakika daha geç kalksam da işe zamanında yetişebiliyorum :)) Kombinlemesi öyle kolay ki; düşüneceğiniz tek şey birkaç parça aksesuar, ayakkabı-çanta oluyor… Hatta şunu da itiraf edeyim yeri gelmişken; işe gideceğim bir yaz sabahı uyuyakalmışsam, dolabımda elimi attığım ilk şey bu elbiseler oluyor – hişşt, aramızda ;)) Elbisenin göğüs altından bollaştığını söylemiştim,…
Miniklere Yazlık Çiçekli Kombin
Giymediğim ip askılı yazlık bir kıyafetim vardı. Bebek kıyafetleri koleksiyonuna bir yenisini katabilir miyim düşüncesi ile makası aldım elime ve başladım kesmeye :) Derken ortaya lastikli bir etek daha çıktı. (Henüz fermuar dikebilme, ilik açabilme konularına girmediğim için bu tarz projeler benim için hızlı ve sonuçları açısından motive edici oluyor.) Artan kumaşla ne yapabilirim diye düşünürken şu köşede kalan tulumla göz göze geldik ve elimde diktiğim bir şeritle dolaşırken aralarında doğan aşka engel olamadım :)) Sonuç : Askılı bir tulum modeli *-* Çiçekli bir saç bandı dikmeyi istemiştim ama kumaş artık isyan edince elimdeki ile yetindim :)) Belki daha sonra farklı bir renkte çiçek eklenebilir saç bandının üzerine. Giymediğim bir giysim bu şekilde hayat buldu ve son hali ile çok daha kullanışlı bir forma bürünerek minik kızlar için sevimli bir yazlık kıyafet oldu. Sevdim onu *-* Elime sağlık :))) Ve bununla beraber artık lastikli etek dikme konusunda tüm püf noktalarını…
T-Shirt’ ten Elbiseye Dönüşüm
Dün yolda yürürken bebek kıyafetleri satan bir mağazanın önünde bir sepet dikkatimi çekti, kendime ıvır zıvır bulabilir miyim diye didiklerken tam da istediğim gibi bir t-shirt düştü elime ve onu elbiseye dönüştürme hevesi ile hemen aldım, nakit olarak :) Zaten fiyatı 2 TL idi :)) Önce bol kesim bir etek eklemeyi düşündüm t-shirt’ ün altına. Hobi odama girdiğimde ise istemsiz şekilde elime gelen tüm malzemeler birbirini tamamladı ve ortaya böyle dar ama şirin bir gece elbisesi çıktı *-* Şu an bu elbiseyi bir bebeğin üzerinde görmek için sabırsızlanıyorum :) Öyle içime sinen bir çalışma oldu ki; geçenlerde diktiğim fiyonklu eteğin tahtını sallandırdı şimdiden :)) Ve hemen aklıma kendi t-shirt’ lerimi de elbiseye dönüştürme fikrini getirdi :)) Yakında yapılacaklar listesine alarak çok da uzatmadan elbisenin görsellerine geçiyorum ;) Yalnız bu elbisenin kaç aylık bir bebeğe uygun olduğu ise merak konusu *-* Evde bebek olmayınca anlamak zor oluyor çünkü :))
Fiyonklu Bebek Eteği
Abilerim, Ablalarım; Ben Demet Abla’ nın elinden çıkan 3 numaralı eteğim :) Hişşt, çaktırmayın; bir ve iki numaradan daha çok sevdi beni ♥ ♫ İki numaralı eteği dikeli iki hafta oluyor ama daha fotoğrafını bile koymadı buraya :) Ben daha dün katıldım aralarına onların amaa içlerinde en havalısı benim :)) Biliyorum, biliyorum yerim ayrı; çünkü Demet Abla’ nın rengi mor *-* Ve Demet Abla beni uzun uzun sevip diğer eteklerin üzerine astı, hihohoo :D Ama aramızda kalsın; dördüncü etek benim havamı bastırırsa sultanlığım uzun sürmeyecek ve korkuyorum, çok korkuyorum hem de; çünkü hislerimde yanılmam :))
Hediye Kutusunun İçindekiler :)
Bu haftasonu yine dikiş makinesi ile haşır neşir olduk :) Ama bir farkla; bu kez diktiğim tüm keseler hediye etkinliği içindi *-* İşte son diktiklerim: En süslüsü, en miniği bu kese oldu :) İçine bozuk paralarınızı atabilirsiniz ;) Bunun da adını “çizgilerin dansı” koydum *-* Bunda aplike yapmaya çalıştım :) Müthiş kelimesini hak etmese de ilk göz ağrım *-* Ve sanki şekillerin kenarlarında düzgün olmayan dikişlerle modeli öyleymiş gibi bir izlenim yarattı; ben sevdim onu :) Zaten sevmesem hediye kutusuna giremezdi :)) Bu da yine Ikea kumaşlarından diktiğim kese. Bununla da astar dikmeyi deneyimledim ve başardım :) Keselerimiz bir araya toplanır ve kutunun içindeki diğer arkadaşlarının yanına yollanırlar :) Bunlar da kutunun içine önceden girmiş aksesuarlar. Kendilerini hatırlayacaksınız :) Ve tüm ciciler hediye kutusunun içine girer :) Merakla yanlarına yeni arkadaşları gelecek mi diye beklerler :)) Onlar beklerken siz de bu kutunun içindekileri kazanmak isterseniz şu yazıma göz atmanız yeterli…