Hatırlarsanız en son benim ayaklarımdan cıp cıp sesleri geliyordu çizmelerimin içinde… O günden sonra çok fazla yağmur yağmayınca ben de çizme/bot/su geçirmez ayakkabı arayışımı bir sonraki bardaktan boşanırcasına yağmur deneyimine ötelemiştim, taa ki geçen haftaya kadar…Evrenin geçtiğimiz Cuma doğum günü hediyesi olmalıydı ıslak ayaklar. Sabah servise yetişememem, ardından köprüde şemsiyemin rüzgara dayanamayıp beni terk etmesi, şemsiyesiz kalmam bir yana giydiğim süslü çorabımın kurdelesinin yağmurun altında açılması, vs. derken benim ayaklar yine o meşhur çizmelerin içinde yüzmeye başladı :) Her zamanki gibi sağ ayak yarıya kadar :))O gün öğleni zor ettim ve ilk işim yemek bile yemeden kendimi ayakkabıcıdan ayakkabıcıya atmak oldu. “Yeter bee!” dedim, “Bugün benim doğum günüm; kendimi hediyelendiriyorum” :)) Bahaneye bak, hehe :D Ama gerçekten ayaklarım çok ıslaktı, hasta olacaktım :( ki üşütmüşüm biraz…Bir yağmur botu edinmeliydi. Ama çok pahalı birşey değil, ayağım su geçirmesin içinde, yeterli… Derken Flo’nun ayakkabıları dikkatimi çekti ve 49,90 TL’ ye -yuvarlak 50…
Doğum Günüm Oldu da Bitti – 2. Bölüm :)
Doğum günü pastamın mumlarını yakma zamanı geldi artık :)Sonra bol bol balonlarla oynadımm :)) Çocuklar gibi :)) Yüzümden belli olmuyor mu , hehe :DKalp şeklinde yapılan balonların iç kısmında gördüğünüz, eşimin doğum günüm şerefine yaptırdığı poster :) Favori düğün fotoğrafımız… Yerini yatak odasında alacak çok yüksek ihtimal…Sürprizden habersiz yaptığım doğum günü tacımı da burada takma şansım oldu :) Doğum günü konseptine uygun tacımla dolandım durdum tüm akşam :))Bu balonlar buradan temin edilmiş. Aynı zamanda eşimin arkadaşı olurlar. Eğer ki sizin de milyon tane balona ihtiyacınız olursa benim adımı “Demet Şen Özkılıç” olarak iletirseniz size çok uygun fiyatlarla yardımcı olmaktan mutluluk duyacaklardır :)Tacım nasıl olmuş bu arada? Yakışmış mı? :)Bir yandan, masada hazırlıklar tam gaz devam ediyor :) Bu güzel mamaları hazırlayan eşimin annesinin ellerine sağlık. Afiyetle tabaklarımızı sildik, süpürdük :)) Arka planda harıl harıl çalışan görümcem ve sevgilisini de es geçmeyelim lütfen :))Hep kendi kendime poz vermeyeyim :) Nerede bu…
Doğum Günüm Oldu da Bitti :)
İki günlük doğum günüm sona erdi :) Sonunda :))9 Aralık’ ta resmi kuruluşların SMS yağmuru ile başlayan doğum günüm şirketimin insan kaynakları departmanının öğle yemeğinde hazırladığı ufak doğum günü sürprizi ile hareketlendi…Derken asıl gün 10 Aralık ise eşimin bir hafta boyunca üzerimde yaratmaya çalıştığı hayal kırıklığı ile diğer taraftan gizliden yürüttüğü doğum günü sürprizini benim son dakika ortaya çıkarmamla komediye dönüştü :)) Gerçi bunda şirketimin katkıları da es geçilemez *_*Kar alarmı sebebi ile dün saat 18.00 yerine 16.00′ da işten çıkıp eve gelince, eşimse nasıl olsa benim en erken evde 19.00 gibi olacağımı düşünerekten eve elinde pasta ve süslerle geldiğinde onu evde sessiz bir boşluk yerine ben karşılayınca asıl sürprizi BEN yapmış oldum :))Gerçi ben sürprizin kokusunu baştan almıştım :)) Ortada gizli birşeyler vardı, her ne kadar olmama ihtimali olsa da… Ya varsa diyerek elime geçen bu fırsatı son damlasına kadar kullandım ve amacıma ulaştım, hislerim beni yanıltmadı; hehe :D17.00…
Ben Küçükken…
Ve biraz nostalji…Madem doğum günüm bugün, biraz çocukluğuma inelim istedim :)Ben küçükken;Gördüğünüz gibi ilk başlarda kel bir bebekmişim :) Şu anki gür saçlarımı ise sadece zeytinyağına borçluyum :))Biraz da annem ve babamla pozlarıma geleyim;Ne yani, küçüğüz diye tek başımıza stüdyoya gidip bir foto çekilemez miyiz :))İşte böyleeee :))
Yaş 29
Yolun neresi efendim?Ben daha çok başında olduğumu hayal ediyorum :)Doğum günü tacımdan da belli olmuyor mu zaten :))Büyüdükçe küçülenlerdenim ben…Nüfus cüzdanıma göre 09.Aralık.1982 doğum tarihim… Ama kendimi bildim bileli her sene 10 Aralık’ta kutlanır benim doğum günüm… Bu geleneği de hiç bozmadım bu güne dek…Ben 9 Aralık’ı 10’una bağlayan gece doğmuşum çünkü… Karlı bir kış akşamıymış diye başlarmışım :)) E, ama gerçekten öyleymiş :)O yüzden, önce doğum günümü Turkcell, Vodafone, bilimum bankalar kutlar… Hatta gece saat 00.00’ı geçince başlarlar mutlaka :)) Yazık, onlar bilmiyor ki bu kızın doğum günü aslında bir gün sonra :))Hep onlardan farklı hediyeler bekledim aslında bu zamana kadar, ne bileyim; Turkcell doğum günüme özel o günkü tüm konuşmalarımı bedava yapabilirdi mesela :)) Ya da bir banka benim tüm kredi kartı borçlarımı silse :p Tamam, çeyreği de kabul :DNerde 29 yaş ciddiyetine özgü dilekler, nerde Demet? :))Öyle şaklaban bir tacın altında da çok mühim dilekler dilenmiyor ki…
Wok Mevzusu
Wok tava 14 TL…Hmmm, ucuzmuş dedim. Zaten çok da kullanabileceğim bir mutfak eşyası değil ama bu fiyata evimde bulunması da hiç fena fikir değil :)Mağazanın önünden bir tava kaptım, içeri girdim. Tam kartımı uzatacağım. Bayan sadece nakit ödeme kabul ettiklerini söylüyor. Şans ya, üzerimde de nakit yok. O zaman başka bir gün alayım bari diyerek tam tavayı yerine bırakmaya yöneliyorum ki mağazadaki satıcı bayan peşimden sesleniyor:”Bugün kampanyanın son günü!!” O kadar agresif şekilde atlıyor ki o tavayı o dakika almam için, direkt antipati uyandırıyor bende.”O zaman sağlık olsun” deyip çıkıyorum mağazadan ve ben biliyorum ki o gün kampanyanın son günü filan değil.Dün yine aynı mağazanın önünden geçiyorum ve görüyorum ki o tavalar hala orada. Ben satın almaya niyetlendiğim günün üzerinden neredeyse bir hafta geçmiş. Üzerimde nakit para var bu kez, ama alır mıyım? Almam!İçeri girip satıcı kadını bulup “Hani o gün kampanyanın son günü idi!” diye bir esip gürleyesim var.Yapar…
Yeni Oyuncağım; LOOKLET
Hani eskiden kağıt bebekleri giydirirdik ya; gazeteler verirlerdi, keserdik, boyardık… Favori oyunlarım arasındaydı kağıt bebekler ve tabii Barbie bebeklere annemin diktiği kıyafetleri giydirip onları gezmeye götürmek :)) Bir gece kıyafetleri vardı ki bebeklerimin, sormayın gitsin :))Şimdi bu oyunu sanal aleme taşımışlar anlaşılan ama bebekler hayli gerçek =) İstediğiniz mankeni seçip son moda kıyafetlerle kendi stilinizi yaratıyorsunuz. Ücretsiz üyelikle tüm kombinasyonlarınızı kaydedebilir, arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz de :)Ben çok sevdim bu oyunu, siz de oynamak isterseniz buradan lütfen :)
2011’ den Beklentiler, Dilekler….
Aslında bu konuya ilişkin ayrı ayrı mimler aldım; ancak zaten yazmayı düşündüğüm konular arasında da yer aldığından yeni yıl beklentileri başlığı altında toplamayı uygun gördüm.Aralık ayını ne çok sevdiğimi bilirsiniz… Bilirsiniz diyorum; çünkü o kadar çok dile getirdim ki, uzun zamandır beni okuyan arkadaşlarım için kimbilir kaçıncı baskı olmuştur :)Tüm vitrinlerin ortak bir temada süslenmesi, sokaklar ışıl ışıl, çevrede tatlı bir telaş, koşturmaca,… Her ne kadar bilsek de o günün aslında diğer günlerden pek de farkı yok, yine de elinde olmadan insan kaptırıveriyor kendini, kayıtsız kalamıyor çevreyi saran kırmızılara, yeşillere, imitasyon kar tanelerine,…Ve tabii beklentilerimiz geliyor ardından. Her sene başında dilediğimiz, belki önceki yıllarda gerçekleşmemiş, belki gerçekleşmiş ama bizi tatmin edememiş isteklerimiz… Seviyoruz biz yeni başlangıçları sanırım :) Senenin takvimlerde daha önce telaffuz edilmemiş şekilde boy göstermesi ümitlendiriyor insanı ister istemez… Ve tabii yıllık astroloji değerlendirmelerinde görmeye alışık olduğumuz “Bu yıl sizin yılınız olacak” cümleleri de gaz veriyor içimizdeki kıvılcıma…