Demet

8 Yazılar Ana sayfaya dön

Fotoğraflarla Geçtiğimiz Pazar

2 haftada 3 kilo vermiş eşim – sakın inanmayın; Dumanı üzerinde közde mısırlar – ımmmm, nefiss; Anadolu Yakası’ na minik bir deniz yolculuğu – rüzgarlı ve sallantılı; Denizde renkli balonlar – neşeli; Üsküdar’ da gün batımı – yanında içilemeyen çay; Kız Kulesi – tüm görkemiyle; Kız Kulesi ve sevgilinin eli – favorim; Sevgili – beni düşünüyor; Fiyonklu tacıma biraz ürkek bakışlar; Fiyonklu tacımla beni görmeyenler; buraya ;)

Maydanoz… Alır mıydınız?

Maydanoz… Barbunya pilaki üzerinde enfes olur. Hayatımın göbeğinde değil ama… Her lafın ortasında, alakalı-alakasız konuşan, üzerine vazife olmayan şeyleri kurcalayan, hayatımızın yeşillikleri onlar… Yürüyen, konuşan, elleri, ayakları olan, espri yapan – yaptığını sanan – maydanozlar onlar… Günde kaç bardak su içmemiz gerektiğini onlar bilir. “Kilo almışsın” diyorsa sana, almışsındır; uzatma :) Beş dakika önce tuvalete girmiş olman, aradan bir saat geçene kadar tekrar girmeyeceğin anlamına gelir. Sana ne arkadaşım; belki ben si-dik-li-yim :)) Elini yıkadığında kurulamak için bir adet peçete kullanman yeterlidir, ikincisi gereksizdir. Hem unuttun mu; peçetelerin içinde şu sevimli fillerden vardı; ıslaklığı yüzde bilmem kaç içine hapsediyordu :))) Düşünceli bir haldeysen mutlaka moralin bozuktur. “Canın mı sıkılıyor?” “Sıkılıyor, değil mi? Sıkılıyoooorrr” :)) Puanlı elbisenizin üzerinizde nasıl durduğunu ona sormuş muydunuz peki? En beklenmedik anlarda değişik çıkışları vardır canlı maydanozların; hayretler içinde bırakırlar karşısındakini. Bu cesareti de nerden alırlar, bilinmez… Maydanoz faydalı bir bitki dediler diye mi acaba sarfettikleri…

Kot Pantolon Paçasından Bilekliğe Dönüşüm

Yine geçtiğimiz haftasonu üzerinde çalıştığım eski giysilerimden biri; Bu seferki dönüşüm projesinin başrol oyuncusu; uzun gelen beyaz kot pantolonum (şu sıcak yaz günlerinde kurtarıcı bir renk olan beyaz hele hele pantolon giymek istediğimizde en çok rağbet gören seçenek olmalı) Vakti geldi de geçiyor diyerek makas hazır elimdeyken ucundan pantolonuma da dokundurdum *-* Başarısız olmadığımı görmek ayrı bir keyiflendirdi beni. Tam o esnada, paçalardan arta kalan kot parçaları aklıma cin bir fikir getirdi. Sanırım iki sene kadar önce buna benzer bir çalışmayı yabancı bir blogda görmüştüm, sitenin linkini anımsayamıyorum, not almamıştım. Blog yazarı gömleğin bilek kısımlarını düşürüp uçlarına dantel ekleyerek bileklik yapıyordu. Benimkiler de pantolon paçasından oldu :) Paça kısımları zaten düğmeli olduğundan ekmeğime bal sürdü. Bana düşen görev, bileklerime uygun olarak paçaların genişliğini ayarlamak ve birkaç rötuş yapmak oldu. Oldukça basit olmakla beraber paçalar da böylelikle değerlendirilmiş oldu ;) İşte sonuç; Daha önce paylaştığım elbiseden etek dönüşümü yazım için buraya,…

Elbiseden Eteğe Dönüşüm

Geçen yaz Beşiktaş Çarşısı’ nda uzun bir elbise beğenip almıştım. Fiyatı 10 TL idi. Kabine girip giy-çıkar yapabilmek için yeterli zamanım olmadığından aynanın önünde elbiseyi sağa sola çekiştirip “Aman zaten standart bedenmiş” diyerek poşete attığım giysilerden biri olur kendisi. Aynı zamanda eve gelip de denediğimde pek de umduğum sonucu bulamadığım, buna bir hal çare bulunur diyerek dolabımda özenle sakladığım bir parçadır; öyle ki bakın bir sene olmuş *-* Elbise, boyundan bağlamalı, göğüs altından bollaşan, uzun, hatta bana göre çok uzun bir model-di :) Yazları bu tarz kıyafetler işe giderken tercihim oluyor; çünkü elbise giyeceğim günler yataktan 5 ila 10 dakika daha geç kalksam da işe zamanında yetişebiliyorum :)) Kombinlemesi öyle kolay ki; düşüneceğiniz tek şey birkaç parça aksesuar, ayakkabı-çanta oluyor… Hatta şunu da itiraf edeyim yeri gelmişken; işe gideceğim bir yaz sabahı uyuyakalmışsam, dolabımda elimi attığım ilk şey bu elbiseler oluyor – hişşt, aramızda ;)) Elbisenin göğüs altından bollaştığını söylemiştim,…

Mutlu Haftalar, Sendromsuz Pazartesi’ ler :)

Yine Pazartesi geldi… Halbuki iyi tatiller dilediğim yazımı yayınlayalı birkaç saat olmuş gibi… Tatilde zaman ne çabuk geçiyor… Bir sonraki haftasonunu iple çekerken herkese neşe dolu bir hafta ve sendromsuz bir Pazartesi diliyor, Pazar günümden birkaç görsel paylaşarak kaçıyorum :) Haftasonuma ilişkin yazılar fotoğraflarım düzenlendikçe burada olacak.

Ferforjeden

“Benimle gelir misin?” diye sordum. Kabul etti. Dünyalar benim oldu. “Biliyorsun, değil mi?” dedi, “Ben sadece basit bir mumluğum.” “Evet, biliyorum” dedim. “Basit ama zarif bir mumluk. Asil bir duruşun var. Her an canlanıp kabarık eteğinle balonun yıldızı olmaya adaymışsın gibi.” “Nasıl bir mumum olacak peki benim?” diye sordu sonra. “Sürpriz olsun” dedim. Eve gelince hemen yer açtım bu ferforje hatuna. “Şimdi söyle bakalım, ne işe yararsın sen?” “En güzel mumlarını sergiler, evine renk katarım” dedi. “Yanılıyorsun” dedim :) “Evet, bir mumu taşımak pekala asil görevin olabilir. Gayet de amacına uygun şık bir alternatifsin, göz kamaştırıyorsun girdiğin ortamlarda.” “Yalnız düşündüm de, inci kolyem sana çok yakışacak. Bir deneyelim, bakalım…” “Peki, ya küpelerim?” “Öyle bakma yüzüme şaşkın şaşkın :) Etiketine mumluk yazmışlar diye sonsuza dek öyle kalacağını mı düşünmüştün? Zaten insanlar değil mi nesnelere bir anlam yükleyen, sonra o anlam kıstasları içerisinde hayatı kendilerine dar eden? Aman şimdi felsefeye ne gerek…

Cuma Neşesi

Bir haftasonu daha geldi, çattı. En sevdiğim gün bugün. Tatil henüz başlamamış, bir dakikası bile harcanmamış; planlar-programlar, yapılacaklar listesine dahil edilenler,… Yüreğim pır pır; uykuya doyacağım, kes, yap, boz oyunları oynayacağım, evimin huzuru içerisinde geçireceğim mutlu saatlerin habercisi şu dakikalar… Sizin de öyle değil mi? :) Ne diyelim; tadı damağınızda kalacak keyifli bir haftasonu geçirmeniz dileklerimle… Bol bol dinlenin, enerjinizi depolayın. Bilirim, Pazartesi sabahı o enerjiden bir gram kalmaz; ama siz yine de depolayın :)) Deniz kaçamağı yapacakların güneşi, tatilini evde değerlendireceklerin de ilhamı bol olsun ;) Ne yapsam ki diye düşünenler; belki de siz dün gece uyurken tam da burada paylaştığım bir yazıdır sizi ateşlemesi gereken ;) Not: Fotoğrafın hikayesi birkaç saat sonra burada olsun… Aslında akşam yayınlayacaktım ama dayanamadım :))

Miniklere Yazlık Çiçekli Kombin

Giymediğim ip askılı yazlık bir kıyafetim vardı. Bebek kıyafetleri koleksiyonuna bir yenisini katabilir miyim düşüncesi ile makası aldım elime ve başladım kesmeye :) Derken ortaya lastikli bir etek daha çıktı. (Henüz fermuar dikebilme, ilik açabilme konularına girmediğim için bu tarz projeler benim için hızlı ve sonuçları açısından motive edici oluyor.) Artan kumaşla ne yapabilirim diye düşünürken şu köşede kalan tulumla göz göze geldik ve elimde diktiğim bir şeritle dolaşırken aralarında doğan aşka engel olamadım :)) Sonuç : Askılı bir tulum modeli *-* Çiçekli bir saç bandı dikmeyi istemiştim ama kumaş artık isyan edince elimdeki ile yetindim :)) Belki daha sonra farklı bir renkte çiçek eklenebilir saç bandının üzerine. Giymediğim bir giysim bu şekilde hayat buldu ve son hali ile çok daha kullanışlı bir forma bürünerek minik kızlar için sevimli bir yazlık kıyafet oldu. Sevdim onu *-* Elime sağlık :))) Ve bununla beraber artık lastikli etek dikme konusunda tüm püf noktalarını…

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Gezinme