Bulut Yastıklar
En son dikiş makinemin başına oturduğumda yanlış hatırlamıyorsam hamileliğimin başlarıydı, sonra karnımın büyümesiyle hareketlerimin kısıtlanması, üzerime çöken o ağırlık hissi, peşinden İpek’ in doğumu, uykusuz geceler, bebekli hayata adaptasyon süreci, vs. derken bir baktım İpek bir yaşına gelmiş, ben bırak dikiş makinesinde bir şeyler dikmeyi, hobi odasındaki kumaş dolabının kapağını dahi açmamışım. Artık dikmeyi unuttuğumdan bile şüphe duyarken güzel haber; içimdeki üretme aşkı bu kadar molaya isyan etti ve eskisi kadar olamasa da yine bir şeyler kesmek, dikmek, yapıştırmak için masamı tekrar dağıtmaya başladım :) Gerçi artık olay şu şekilde gelişiyor; İpek uykuya geçiyor, oldu da ben de yorgunluktan bir koltukta bayılmazsam birkaç saatlik bile olsa bir şeyler yapabilmek, kafamı dağıtabilmek adına diğer odanın yolunu alıyorum. Tek kulağım İpek’ te – ha uyandı, ha uyanacak derken kısıtlı zamanımı maksimum verimle değerlendirebilmek için adeta kendimle yarışıyorum. Bazen bir bakıyorum, uykumdan biraz daha feragat etmiş, kendimi kumaşların büyülü dünyasına kaptırmışım, İpek de…