Mart 7, 2012

2 Yazılar Ana sayfaya dön
Günlük yazılar gösteriliyor Mart 7, 2012

Kelimelerin Gücü Adına

Sürekli hobilerle dolu bir hayatımız yok malûm; bazen sinirleniyoruz, bazen ağlıyoruz, bazen kahkahalar atıyoruz… Bizi uçurumlardan aşağı iten ya da tam tersi bulutların üzerine çıkaran belki de çok ufak öyle olaylar oluyor ki gündelik hayatta; bazen yazmak istiyor insan… İncir çekirdeğini doldurmasa bile anlatılan; sadece rahatlamak için bile yazmak isteyebiliyoruz… Geriye dönüp baktığında kaleme aldıklarını tekrar okumak, hatırlamak bazen satır aralarında… İçinde bulunduğun zaman için adeta bulunmaz bir terapi, ileride sayfalarını zevkle karıştırabileceğimiz bir not defteri… Bir dönem ne çok yazardım… Zamanında tüm sayfalarını öykülerle doldurduğum ajandam bunun en büyük kanıtı; çocuk gözlüklerimle kaleme aldıklarım, neredeyse tek başıma çıkardığım okul dergileri… Hey gidi günler, heyy :) Bazen yeniden başlamak istiyorum “yazmaya”… İçimden geldiği gibi, o an kafamdan ne geçiyorsa, gördüğüm birşey bana ne çağrıştırıyorsa… Mutluysam da üzüntülüysem de, hayatıma girmiş bir insana ithafen bazen, çocukluğumdan kalma bir anıyla belki de… Haftanın bir gününü blogumda sadece kalemime mi ayırsam diyorum sonra…

Mis Kokulu Lavanta Şişeleri

İki poşet kurutulmuş lavanta çiçeği aylardır hobi odasının kapısında asılı bekliyor. Hayır, maksat gözümün önünde dursunlar da ben artık şu lavanta keselerini dikeyim :) Yok, elim gitmedi bir türlü… Oysa öyle hayallerle almıştım ki ben o kurutulmuş çiçekleri; kalpli, kenarları fırfırlı, belki kare, belki daire bir sürü lavanta kesesi dikecektim; kimini dolabıma asacak, kimine çekmecelerimde yer açacak; bir kısmını da eşe-dosta hediye edecektim cici bici kutular içinde… Sen misin orda gözüme gözüme batıp duran?! Bir akşam öyle boş bir bakışmamızla elimde 3 adet soda şişesiyle döndüm yanlarına, “Korkmayın” dedim, “Canınız yanmayacak” :)) Başladım kuru çiçekleri şişelere doldurmaya… O esnada ortaya çıkan “mis” kokunun tavan yapması beni benden almadı değil hani – boğazımda hafif bir yanma :) Sahi yaa, sonbahar peçete halkalarından artan keçe yapraklarım da vardı… Şişelerin göbek kısımlarından bir keçe şerit, üzerlerine atınca yaprakları… Ağız kısmına da minik birer fisto parçasını uydurdum mu… Fiyonklarını da atarız işte böyle.. Oldu…

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Gezinme