Cuma günleri saat 18.00′ a gelirken, hatta 16.00 civarı filan işyerinde tatil moduna girmeye başlıyorum :) Zaten o güne bir sevinçli başlıyorum; hem klasik giyinme zorunluluğu olmaması, hem de iki gün boyunca bol uyku hayalleri keyfimi yerine getirmeye yetiyor da artıyor… Pazar günü akşamı da artık o keyiften eser kalmıyor; Pazartesi gelmeden tatilim bitmiş oluyor…
Geçtiğimiz Cuma ne zamandır yapmadığım tavuklu salata ile tatilime başladım, ardından bilgisayar ve bu aralar sardığım bir aşk romanı ile gecenin ikisini gördüm sanırım :) Kişisel gelişim kitaplarına biraz ara verdim, bazen çok yavaş ilerliyor bir olay anlatmayan kitaplar; devam edemiyorum kimilerine zaman zaman… Kısıtlı bir öğle arasında kitapçıda elime gelen bu cep kitap şu anda boş vakitlerimi keyifli geçirmemi sağlıyor; hatta Cuma gecemi o kadar keyifli geçirtmiş ki uyumayı bile unutmuşum :)) Aslında yatmadan önce kitap okumak hele ki akıcı bir kitapsa elinizdeki; tehlikeli olabiliyor bazen, vaktin nasıl geçtiğini anlamadığınız için uykusuzluk göz kapaklarınızın ayrılmaz misafiri oluveriyor :)
Cumartesi günü gelin ayakkabılarıma gelen taleple başlayan günüm evde devam etti; bu soğuk havada pek dışarı çıkasım gelmedi, ki Eminönü’ ne gitmek istiyorum aslında, havalar güzelleşsin de :) Yalnız aklıma gelen bir fikirle sokakta keşfettiğim ve ne zamandır gitmek istediğim tuhafiyeye koşmaktan alıkoyamadı soğuk hava beni :)) Atkı, bere, eldiven; sarıp sarmalandım, koşa koşa tuhafiyede buldum kendimi. Daha çok kurdele nakışı ve örgü üzerine yoğunlaşan parçalar içerisinde ilgimi en çok kurdeleler çekti :) Hatta bir grup vardı ki; adı janjanlı kurdele imiş – fotoğrafı bir aşağıdadır, dokusuna hayran kaldım, şantuk kumaşına benziyor; birkaç tane alıverdim, bakalım ne yapacağım onlardan… Aklımda ilk etapta fikir olmasa da hoşuma giden şeyleri toplamayı seviyorum, nasıl olsa bir yerde hayat buluyorlar *-* Annem boşuna bana çöpçü demiyor :)))
Akşama gelen misafirlerle şenlenen haftasonu dinlencem, artık bunaltan Kavak Yelleri’ nde bunalarak devam etti :)) Sonra biraz hobi odama uğramıştım ki, aklıma deforme olan ayakkabılarımı modifiye etmek geldi ve kendimi kumaşların arasında boğulmuş buldum yine :)) Yenileme projemi aşamaları ile burada sizlerle de paylaşmıştım. Ve sonra yine romanımla süren uzun saatlerle geceyi 03.30 yapmışım :)
Bu sabah erken uyanamam diyordum, ki 11.30′ da gözlerim açıldı nasıl olduysa; tekrar uyuyakalmadan ve günü kaçırmadan fırladım yataktan… Ayakkabıları elden teslim alacak arkadaşla buluştuk daha sonra – o da benim gibi ufak-tefek, kıvırcık saçlı çıktı :)) Hatta eşim ikizim mi diye düşünmüş bir an :D Yalnız sonradan öğrendim; ayakkabılar ayağına büyük gelmiş, geri teslim alacağım :/ Eğer 36 numara olan bu ayakkabıları satın almak isteyen olursa benimle irtibat kurabilir, hala elimizde lovely shoes ayakkabıları bulunmakta :)
Sonra soluğu Profilo Alışveriş Merkezi’ nde Ali Gür Kuaför’ de aldım; biliyorsunuz, burası benim aynı zamanda gelin kuaförüm :) Verilmiş bir sözüm vardı onlara; yaptığım saç aksesuarlarından bir kısmını orda sergilemek istiyorlardı. Sonunda fırsat bulup taçlarımın bir kısmını oraya bıraktım; canlı canlı görmek isteyen ya da satın almak isteyen arkadaşlarıma duyurulur :)
Kuaförde işim bitince AVM’ yi azıcık gezmeden olmazdı, o soğukta o kadar yol gelmişiz :) Adil Işık yine ilk ve son durağım oldu *-* Mor aşkıma yine yenik düşüp bu kabanı ve 10 TL’ lik fiyatı ile ruhumu okşayan bu elbiseyi sepete attım :) He-men yarın gi-yi-le-cek :)
Sonunda kırmızı çekilişi kazanan arkadaşıma da ulaşabilmenin mutluluğu ile haftasonum noktalandı :) Bir diğer haftasonunu dörtgözle beklerken; biraz da siz anlatın da ben dinleyeyim :) Nasıl geçti tatiliniz?
4 yorumlar
güzel hafta sonu gecirmişsiniz..
kıyafetinizide iyi günlerde giyin……
iyi geceler sevgiler……
güzel hafta sonu gecirmişsiniz..
kıyafetinizide iyi günlerde giyin……
iyi geceler sevgiler……
güzel hafta sonu gecirmişsiniz..
kıyafetinizide iyi günlerde giyin……
iyi geceler sevgiler……
güzel hafta sonu gecirmişsiniz..
kıyafetinizide iyi günlerde giyin……
iyi geceler sevgiler……