Sevgililer Günüymüş… O da Ne ki? :)
Bu öğlen eşimle aramızdaki telefon görüşmesinden ufak bir kesit;Eşim – Ben sana hediye almadım, bak haberin olsun.Ben – Zaten gerek olmadığını söylemiştim. Neden söylüyorsun ki? :)Eşim – Yok, sonradan ayıp olmasın diye…Ben – Ben de sana almadım zaten. Ayıp filan olmaz :))Aradan 10 saniye geçmez;Ben – Almadım diyorum ama gerçekten almadım, almayacağım, bak :) Alırım diye ümitlenme :DAkşam iş dönüşü;Eşim – Bana hediye almadın mı? :)Ben – Yoo :) Yoksa sen aldın mı?Eşim – Hayır ama ben alırsın sanmıştım :DBen – Eee, insan bari çikolatalı çilek alır da getirir :)) Ben sana demedim mi :)))Eşim – Çantanın içinde ne var?Ben – Hediye nerde?? :D…………………………………….İnsan ister istemez baskı hissediyor üzerinde; altı yıllık bir beraberliğiniz olsa dahi :) Görsel ve işitsel reklamlar o kadar sarıyor ki etrafımızı; sanki onca kırmızı gül yaprağının içinden biz de nasibimizi almazsak suçlu gibi hissediyoruz kendimizi… Velhasıl, ben bu zamana dek hiçbir Sevgililer Günü’ nde zerre parmağımı oynatmadım bu zamana dek…